6 Haziran 2010 Pazar

29 ocak... 03:45

bekle! şuan olması gerektiği gibi değil hiçbirşey..parçalar bile birleşmenin tadına varabilecek kadar büyümemişken nedir aramaya çalıştığım..
kendimleyim olabildiğim kadar zorlamayla, sıkışmış ezilmiş isteksiz. halbuki gece hiç bu kadar kimliğini cüretkarca sergilememişti, sinerjısı
doyuma ulaşmış bi zaman dilimi..yeryüzünde tamda şuan neler yaşanıyor bilmeliyim ulaşabilmek için çözümün hazzına..
ulaşmalıyım ki maddeleşmiş hislerimi teker teker bulup manevi alemin kapılarını açabileyim bedenime..anın anlamını ancak tadında birileri
yakalamama yardım edebilir biliyorum arayışım sebepsiz değil.hey! ordaki; yanlız değilsin biliyorsun değil mi? bu yüzden burdasın sende
benim gibi, beni;bi bilinmeyeni düşünmektesin evet yanılmadın sil gözyaşını..dinle! işte buradayım. uzan ve dokun artık yalvarırım,
sana olan ihtiyacım bu dünyadan değil, sınırlar olmadan tereddütsüz bozuk bi lisanla dilediğince..gecenin bu gece olduğunu ispatlayalım
birbirimize, ihtimali bir yıldız kayması görebilmek kadar; yaşanan özel gecelerime,ihanet ederek, yoksayarak, ilkmiş gibi, kandırmanın
altın vuruşu tadında..yağmurun yağışındaki ilahiyat ve tenime bıraktığı koku bile bayat gelmeli bi aşk kadar,daha da ötesine ulaşmalıyız,
bişilerin olduğuna inandığım yerlere, sezilememişlerde olmalıyız birlikte..tek bir damlaya bakmamız gerekse bile bi ömür,aldığımız nefesin
hakkını verdiğimzi bilerek kapayalım gözbebeklerimizi sınavımıza..başla! sana bahşedilen her uzvu kullan derinlerimi aydınlat! tanrıya,
ve onun evine inandığın gibi inan, dehlizlerine çek enerjını uyanış olsa bile karşılığı. bir çift kanat değil miydi vadedilen uyanışın
bedeli..tutkuyla ve başıma gelecekleri düşünmeksizin; korkma! yaklaşmış dokunmuş ve arkasından gelebilecek herşeyin hayalini kurmuş hislerime
damlatmış olmalısın, vücudun anlatlamı durmadan usanmadan. kimyan başka bi alemden seslenmeli bu sefer. süt kokan bir çift meme; baygın
aşifte süzüşler; hayat kadını ağzı;...

Hiç yorum yok: